29 Mart 2010 Pazartesi 11:26
'Pipa'ya Mektubum' beyaz perdede

Barış Gelini" İtalya'na performans sanatçısı Pipa Bacca'nın dünya barışı için çıktığı yolculukta tecavüz edilerek öldürülmesinin üzerinden 3 yıl geçti.
 
Bacca'nın beyaz gelinlikle çıktığı ve Türkiye'de yarım kalan yolculuğu Yönetmen Bingöl Elmas'ın siyah gelinlikle çıktığı "Pipa'ya Mektubum" adlı belgesel filmde tamamlandı. Elmas, bu belgesel filmi izleyen bazı erkeklerin hemcinslerinin yaptığından kaynaklı rahatsızlık duyduğunu ve bu kadarının tahmin edilmediğini söyledi. 
 
Dünya barışına dikkat çekmek amacıyla kendisi gibi performans sanatçısı arkadaşı Silvia Moro ile birlikte barışın simgesi beyaz gelinlik giyerek 8 Mart 2007'de Milano'dan yola çıkan Pippa Bacca, balkan ülkeleri ve Türkiye üzerinden otostop yaparak Tel Aviv'e gitmeyi hedefliyordu. 31 Mart'ta Gebze'de ortadan kaybolan Barış Gelini Bacca'nın Murat Karataş isimli biri tarafından tecavüz edilerek öldürüldüğü ortaya çıkmıştı. İnsanlık için çıktığı yolculuğu yarım kalan Bacca'nın ölümünün üzerinden 3 yıl geçti, zanlı yakalandı ve cezalandırıldı, ancak hafızalardaki yeri hala tap taze duruyor. Bacca'nın yarım kalan barış yolculuğunun Türkiye ayağını yönetmen Bingöl Elmas "Pipa'ya Mektubum" isimli belgesel filmiyle tamamladı. Çekimlerine Bacca'nın ikinci ölüm yıldönümü olan 31 Mart 2009 yılında başlanan belgesel bir yılda tamamlandı. Yönetmen Elmas'ın giydiği siyah gelinlikle ve otostop yaparak,"Barış Gelini"nin yarım kalan yolculuğunu devam ettirmesini anlatan belgeselin yolculuğu Pippa'nın son otostop yaptığı yerden başlayıp Suriye sınırında son buldu. Bu yolculukta Elmas bir yandan Pippa'ya olanlardan, 'erkeklik' hallerinden bahsedilirken bir yandan da Türkiye'de kadın olmanın gerçekliği ile yüzleşti. 
 
'Belgeselle Pippa ile bir nevi dertleştik'
 
Belgeselin çekim aşamalarını ajansımıza anlatan Yönetmen Bingöl Elmas, Bacca ve yolculuk arkadaşı Silvia Moro'nun beyaz gelinlik giyerek özellikle savaş yaşanmış bölgelerden geçerek barış mesajı vermek ve güvenebilirliği tarif etmek amacıyla başlattıkları yolculuğu oldukça önemli ve anlamlı bulduğunu belirtti. Elmas, "Savaşla canına okunmuş ülkelerden geçiyor ve barışı simgeliyorlardı. Bizimde dört tarafımız savaşla örülüyken bu barış sesini sık vurgulamamız gerekiyordu. Bu mesajın devam etmesi için bu belgeselin çekiminde ısrarlı oldum" dedi. Belgeselin bu ülkede kadın olmanın, korku, güven, kötülük ve barış üzerine sesli düşüncelerle kurgulandığını belirten Elmas, çekimler sırasında her yaşta insanlarla sohbet ettiklerini ve bakış açılarına dair tarifler yapma şansı bulduklarını kaydetti. "Bu memleket tehlikeli çok güvensiz demek gibi bir amacımız yoktu" diyen Elmas, Türkiye'de kadına yönelik ciddi problemlerin olduğunu ve bunları tarif etmeye çalıştıklarını belirtti. 
 
'Kadınlar Pippa ile özdeşleşti' 
 
Elmas, dinsel, ekonomik ve sistemsel bir yığın alt yapıdan beslenen mantalite olduğunu söyleyerek, "Bunun için kat edecek çok yol var. Ve her fırsatta barıştan bahsettik. Gördüklerimiz memlekette olup bitenlerin bir sonucu aslında. Nedenler daha başka türlü. Bu yüzden kadınların yaşadığı şiddet ve uğradıkları hak ihlalleri artık ciddi boyutlarda. Bunları ortaya çıkaran bunlara neden olan koşulları bir şekilde çözmek gerekiyor. Filmle amacımız hem Pippa'yla bir anlamda dertleşmek hem de bu meselelerin nedenlerinden bahsetmekti. Filmi birçok kentte insanlarla buluşturduk. Gittiğimiz yerlerde izleyicilerle filmi izlemenin ötesinde karşılıklı bir söyleşi, iç döküş, özeleştiri gibi bir platformlar oluşturuyorduk. Bu da bizim için çok anlamlıydı. Özellikle kadınlık ve erkeklik konusunda bu şekilde yansımalar oldu. Buda bizim arzu ettiğimiz bir sonuçtu" diye konuştu. 
 
'Erkekler belgeseli izledikten sonra yaşananları fark ettiler'
 
8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle özel gösterimler yaptıklarını söyleyen Elmas, şimdilerde ise filmin ulusal ve uluslararası festival yolculuğunun devam ettiğini söyledi. Bu belgeselin 3. çalışması olduğunu belirten Elmas, kadın yönetmelerin kadın sorunlarına karşı daha duyarlı olduğunu nedenini ise birebir yaşadıkları sıkıntılara ve kendi hayatlarında yaptıkları alıntılara bağladı. "Bazı erkek arkadaşlarım filmi izledikten sonra bazı şeylerin farkına vardıklarını söyledi" diyen Elmas, "Mesela bazen eleştiriyorlar. 'Hemcinsimin bu yaptığından dolayı rahatsızlık duyuyorum' diyebiliyorlar. Ben bu kadarını hiç tahmin etmemiştim diyorlar" şeklinde belirtti. 
 
Bingöl Elmas kimdir?
 
1976 Erzurum doğumlu. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü mezunu. 1998-2001 yılları arasında ulusal yayın yapan çeşitli televizyon kuruluşlarında muhabirlik ve haber programlarında yönetmen asistanlığı yaptı. Belgesel Sinemacılar Birliği Üyesi. 2001 yılından beri Türkiye Belgesel Sinemacılar Birliği`nde çalıştı / DİHA
 
 
 
Haberin orjinal adresi: http://www.yuksekovahaber.com/haber/pipaya-mektubum-beyaz-perdede-28004.htm Yüksekova Haber - Hakkari 'den Yükselen Ses! .:. News, Haber, Güncel, Medya, Şemdinli Haber, Sondakika